“Yeşil binalar” zirvesi başladı
24/11/2020
Türkiye’de Yeşil Sosyal Konut Politikasının Gelişmesi Konusunda Tavsiyeler
01/12/2020
“Yeşil binalar” zirvesi başladı
24/11/2020
Türkiye’de Yeşil Sosyal Konut Politikasının Gelişmesi Konusunda Tavsiyeler
01/12/2020

Yeşil bina sektörü İstanbul’da bir araya geldi

ÇEDBİK tarafından yapı sektörünün yeşil dönüşümüne liderlik etmek amacıyla bu yıl üçüncü kez düzenlenen ’’Uluslararası Yeşil Binalar Zirvesi’’ İstanbul’da gerçekleştirildi. Geleceğin kaynaklarını korumak adına yatırım yapan kurumların sözcülerini bir araya getiren Zirve, bu yıl “Sürdürülebilirlik – Sınırları Aşmak” temasıyla gerçekleştirildi….

Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği’nin (ÇEDBİK) düzenlendiği Yeşil Binalar Zirvesi Türkiye’de ve dünyada sürdürülebilir/yeşil bina sektörünün önde gelen paydaşlarını, gayrimenkul ve inşaat şirketlerinin üst düzey yöneticilerini ve konusundaki en uzman kişileri konferans, panel ve seminerlerde bir araya getirerek yapı sektöründe bilgi paylaşımı için nitelikli bir tartışma ortamı oluşturdu. Zirvede yenilenebilir enerji teknolojileri, sürdürülebilirlik, yeşil finansman, yerel yönetimler, STK ve meslek odaları, yeşil bina değerlendirme sistemleri, malzeme-inovasyon, yapıda kurallar, teşvikler, yönetmelikler, sürdürülebilir kentler ve toplumlar gibi konulara değinildi; Türkiye’den ve dünyadan güncel sürdürülebilir projeler paylaşıldı. Sektörde sürdürülebilirliği teşvik edecek ‘Yapıda Sürdürülebilirlik Ödülleri’nin lansmanı da bu yıl Zirvede yapıldı.

Zirve, ÇEDBİK Onursal Başkanı, Tekfen ve Tema’nın kurucusu Nihat Gökyiğit, ÇEDBİK Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Duygu Erten, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Yusuf Yazar, Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, ÇEDBİK Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Selçuk Avcı ve Koray Uygur’un açılış konuşmalarıyla başladı. İlk günün konuşmacıları arasında İngiltere’nin ‘en yeşil’ mimarı seçilen ZEDFactory Kurucusu Bill Dunster yer aldı.

Sıfır karbon konutlar üzerindeki çalışmalarıyla dünyaca ünlü olan Dunster’ın Earth Centre, SkyZED Flower Tower, Velocity – High Denisty Developement, Zed Pavilion Shangai gibi projelerde imzası bulunuyor ve kendi inşa ettiği ve ‘Hope House’ adını verdiği evi düşük enerjili yaşam alanlarının bir prototipi olarak biliniyor. Akademisyen ve danışmanlarla beraber çalışarak çevreyi en az etkileyecek, sıfır karbon tasarımlar üzerine yoğunlaşan Dunster’ın sürdürülebilirlikle ilgili pek çok ödülü de bulunuyor. ÇEBİK Başkan Yardımcısı Selçuk Avcı moderatörlüğünde Yüksek Performanslı Binalar NSHM Kurucusu Nevzat Sayın , Tabanlıoğlu Mimarlık’tan Murat Tabanlıoğlu , Kreatif Mimarlık’tan Aydan Volkan ve Altensis’ten Berkay Somalı’nın katıldığı bir oturumda artışıldı. 45 ülkede ofisi bulunan ve sektörün en güçlü inşaat şirketlerinden Turner Construction’ın sürdürülebilir ve LEED sertifikalı projelerini yöneten Joseph B. Marfi, Dünya Yeşil Binalar Konseyi eğitmeni olarak sektör profesyonelleri için Yeşil Proje Yönetimi Eğitimi verdi. WGBC tarafından onaylı olan bu eğitimin sonunda katılımcılara sertifika da verildi. Biancka Dönicke’nin sürdürülebilir ofis binaları konulu semineri ilgiyle karşılandı.

Amerikan Gensler tarafından tasarlanan, transparan spiral formuyla Shanghay’ın şehir siluetinin ikonik ve çarpıcı binalarından 121 katlı, 632 metre uzunluğundaki çevre dostu Shanghai Tower’ın tasarım direktörü Duncan Swinhoe ise Sürdürülebilir Dikey Kent başlığı altında zirvede sunum yaptı. Dr. Hartmut Walther: “Türkiye’de 200, Almanya’da yaklaşık bin yeşil bina var”‘Sürdürülebilir Yapılar İçin Malzemeye İnovatif Yaklaşım’ ÇEDBİK Başkan Yardımcısı ve BASF Türk Pazar Geliştirme Yöneticisi Koray Uygur moderasyonunda Alman Yapı ve Çevre Enstitüsü Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hartmut Walther, Akçansa’dan Arvid Stjernberg ve kerpiç yapı teknolojilerinden Prof. Dr. Bilge Işık’ın konuşmacı olduğu bir oturumda ele alındı. Dünyanın lider kimya şirketlerinden BASF, Zirveye platin sponsor olarak destek verdi.

Yeşil Binalar Zirvesi 2013 ile ilgili görüşlerini dile getiren BASF Türk Pazar Geliştirme Yöneticisi Koray Uygur, “BASF, gerçekleştirdiği tüm faaliyetlerde, sonraki nesillerin sorumluluğunu taşımaktadır. Bu vizyonumuz ışığında, yapı sektörünün yeşil dönüşümüne öncülük eden bu konferansta yer almaktan memnuniyet duyuyoruz” dedi. Alman Yapı ve Çevre Enstitüsü (IBU) Yönetim Kurulu Üyesi ve Ytong Almanya Ar-Ge Merkezi Yöneticisi Dr. Hartmut Walther, yapı malzemeleri endüstrisindeki gelişme ve trendler ile 2020 sonunda Avrupa’da zorunlu hale gelecek yeni enerji yönetmeliği koşullarına uymak için yapılması gerekenleri aktardı. Yapı malzeme sektörünün yüksek ısı ve ses yalıtımı ile hızlı inşaat konularına odaklandığını belirten Walther, sektörün geleceğinin bu ihtiyaçlara cevap verebilen malzemeler ile şekilleneceğine dikkat çekti.

2020 itibarı ile Avrupa’da yeni yapıların hepsinin yüksek enerji verimli yapılmak zorunda olacağını ve yenilenebilir enerji kullanın zorunlu olacağının altını çizen Walther, “Şu an için Türkiye’de 200 civarı, Almanya’da ise bini aşkın yeşil bina yer alıyor. Tüm Avrupa’da kısa zamanda yeşil binalara gereken önemi vereceğinden ve bu rakamların hızla artacağından eminim” dedi. Walther, enerji yönetmeliğinin dayatacağı bu zorlu koşullara uyum sağlayabilecek malzemeye yatırım yapabilen firmaların da hep bir adım önde olacağını ifade etti.Ytong ile Türkiye’de 1 milyon 500 bin adet konut inşa edildiEnerji tasarrufu, depreme dayanıklılık ve yangın güvenliği gibi alanlardaki inovatif özellikleri sayesinde Ytong’un yapılarda konforlu, güvenli ve ekonomik bir yaşamın temel taşı haline geldiği belirten Türk Ytong Genel Müdür Yardımcısı Tolga Öztoprak, bu güne kadar 21 milyon metreküp malzeme ile yaklaşık 1 milyon 500 bin adet konut inşa ettiklerinin altını çizdi.

Öztoprak, “Ytong ile yapılan konutlarda 50 yıl boyunca 10 milyar doları aşkın enerji tasarrufu sağlanarak, ülkemiz ekonomisine ciddi katkıda bulunduk. Kurulduğu günden bu yana üretim kapasitesini ve satışlarını 40 kat artıran, Türkiye’de pazar payıyla sektörünün lideri olan Türk Ytong, Avrupa’nın ikinci büyük üreticisi konumuna ulaşmış durumda. Geliştirdiğimiz yeni ürünler, fabrikalarımızdaki kapasite artışları ve yeni yatırımlarla, 50 yıldır olduğu gibi sektöre liderlik etmeye devam ediyoruz” dedi. Zirvede ayrıca Türk Ytong Danışmanı Mak. Yük. Müh. Nuri Ertokat, Binalarda Isı Yalıtım Kurallarındaki Yenilikler konusunda bir eğitim verdi.

Geçtiğimiz Aralık ayında revize edilen ısı yalıtım kurallarının masaya yatırıldığı eğitimde, önceki versiyon ile arasındaki farklar ve uygulama şartları hakkında katılımcılar bilgilendirildi. Isı yalıtım hesaplama konusunda da bilgi veren Ertokat, ısı yalıtım hesaplama yöntemini yazılım ile uygulamalı olarak konuklar ile paylaştı. Sürdürülebilirlik konusunda Medyanın Rolü panelinde Cüneyt Özdemir, Güven İslamoğlu, Uğur Tanyeli ve Oya Ayman Türkiye’de yapı sektörünün sürdürülebilir dönüşüm sürecinde medyanın rolünü tartışlar. “Yağmur suyu en önemli yenilenebilir kaynak”Sürdürülebilir Finansman & Yasal çerçeve & Teşvikler konusu MWH Türkiye Ülke Müdürü Murat Sarıoğlu moderasyonuyla Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bankası (EBRD) Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliği Bölüm Yöneticisi Adonai Herrera-Martínez, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Dış İlişkiler ve AB Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Ali Murat Becerikli ve Şekerbank ‘tan Erkan Subaşı’nın katıldığı bir panelde konuşuldu.

Zirvenin ilk günü kapanış sunumunu ‘Yağmur+Futbol = Hayat/ PITCHAfrica’ projesiyle Profesör David Turnbull yaptı. 1.8 milyon litre yağmur suyunu toplayıp filtreleyerek yıl boyunca her gün bin Afrikalı için temiz içme suyu sağlayabilecek futbol sahası Pitch Africa projesinin yaratıcısı akademisyen Turnbull, sunumunda yağmur suyunun en önemli yenilenebilir kaynak olduğunun altını çizerken, binaların hava koşullarını dışarıda tutmak yerine içeri almaları, bunu yapmak içinde yağmur suyunu biriktirecek alanı maksimize etmek, uygun boyutlarda bir tank ya da sarnıç inşa etmek, buğulaşmayla ortaya çıkan kaybı azaltmak, maliyeti azaltırken hacmi arttırmak ve yer açmak gerektiğini anlattı.

ERN’nin senelik toplantısı ilk kez Türkiye’de gerçekleştiDünya Yeşil Binalar Konseyleri Avrupa Bölgesel Ağı (WGBC-ERN), Avrupa’da 30’dan fazla ulusal Yeşil Bina Konseyini ve 3 bin 500’den fazla üye firmayı temsil eden uluslararası bir ağ. Avrupa’da bina sektörünün tüm paydaşlarını temsil eden ve ÇEDBİK’in de dahil olduğu bu ağın 2014 yılındaki ilk toplantısı, Zirve’ye paralel olarak ÇEDBİK ev sahipliğinde Türkiye’de düzenlendi. ERN Toplantısına DGNB CEO’su Dr. Christine Lemaitre, İngiltere Yeşil Binalar Konseyi Politikalar Direktörü Paul King, Dünya Yeşil Binalar Konseyi Politikalar Direktörü James Drink Water, Macaristan Yeşil Bina Konseyi üyesi Joseph Marfi, Sürdürülebilir Mimari Direktörü Johannes Kreissig ve Fransa, İspanya, Almanya gibi ülkelerin Yeşil Bina Konseyleri üyeleri katıldı.

Yeşil binaların geleceğini tartışıldı‘Yeşil Bina Hareketinde Dünya’da Neler Oluyor’ başlıklı oturumunda ÇEDBİK Başkanı Dr. Duygu Erten moderatörlüğünde Paul King (UKGBC), Bengt Wanggren (İsveç GBC), Micheal Dax (DGNB) ve Corinne Block Raguin (HQE) gibi dünyanın farklı ülkelerinin Yeşil Bina Konseyi üyeleri yeşil binaların geleceğini tartıştı. Zirve’nin dikkat çekici sunumlarından birini ise dünyanın bir numaralı tropikal bahçesi olarak bilinen Singapur Gardens Bay projesiyle Atelier Ten direktörü Patrick Bellew ve Atelir One Direktörü Neil Thomas gerçekleştirdi.

Singapur Marina’sında yer alan 30 bin metrekarelik Gardens by the Bay, yüksekliği 25-50 metre olan yapay ağaçların güneş paneli, vantilatör ve yağmur suyunu filtreleme görevi görerek çoklu çözümler sağlamasıyla sürdürülebilirlik konusunda uluslararası bir örnek olarak gösteriliyor. Kendi enerjisini üreten Gardens by the Bay, Singapur hükümetinin ülkeyi ‘Bahçe Şehir’den ‘Bahçe içinde bir şehre’ dönüştürme stratejisinin çok önemli bir parçası. Alaeddin Babaoğlu: “Dönüşümün anahtarı yaşam tasarımı olacak”21’inci yüzyıl Kentleri ve Toplumları konusundaki panel Kentsel Stratejist Faruk Göksu moderatörlüğünde, Amplio Emlak Yatırım AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Alaeddin Babaoğlu, Bio City Development Company COO’su Drew Carr-Ellison ve Ege İnşaat ve Gayri Menkul Yatırım AŞ’den Nihat Kandaloğlu’nın katılımıyla gerçekleşti.

21’inci yüzyıl kentlerini ve toplumlarını değerlendiren Alaeddin Babaoğlu, kentsel dönüşümün sadece yapısal bir dönüşüm olmaması gerektiğinin altını çizdi. Gerçekleştirmeye hazırlandıkları kentsel dönüşüm projesi “Haliçenazır” ile örnek bir çalışmaya imza atacaklarını ifade eden Babaoğlu, kentsel dönüşümün bir vizyon çerçevesinde daha sürdürülebilir ve yaşanabilir şehirler oluşturacağına dair değerlendirmelerde bulundu. Kentsel dönüşümün sadece yapısal bir dönüşüm olmaması gerektiğini vurgulayan Babaoğlu, “Kentsel dönüşüm sadece birkaç binanın şeklen değiştirilmesi olarak algılanmamalı.

Dönüşüm, kentin sürdürülebilirliğine, insanların yaşam haklarına katkıda bulunmalı ve sosyo-ekonomik durumlarına göre tasarlanmalı. 21’inci yüzyılda kentlerdeki dönüşümün anahtarı tasarım olmalı” dedi. Tasarımın sadece yapıya yönelik olmamasını, yaşam tasarımlarının da yapılması gerektiğini belirten Babaoğlu, Türkiye insanına en uygun yaşam tasarımının mahalle kültüründen geçtiğini söyledi. Babaoğlu, Amplio’nun projesinin mahalle konsepti ile oluşturulduğunu hatırlattı.

Türkiye’de yapısal dönüşümün daha önce birkaç kez yapıldığına da dikkat çeken Babaoğlu, “Bu dönüşüm çalışmaları aslında ilk değil. Daha önceki yıllarda gecekondular apartmana dönüştürüldü. Sonra apartmanlar yıkılarak sitelere dönüştürüldü. Ancak bu çalışmalarda hep bir eksiklik söz konusu oldu. Şimdi de depreme dayanıklılık ele alındı, yeni dönüşümlere başlandı. Ancak bu yeni dönüşüm süreci daha farklı kavramlarla sorgulanmalı” diye konuştu.

Babaoğlu, dönüşümün yaratıcı ve yeni bir vizyon ile yaşam kalitesini arttıracağının altını çizdi. Dönüşüm çalışmalarının küçük ölçekli olmaması gerektiğini savunan Babaoğlu, “Ada ve parsel bazında proje geliştirmek, dönüşüm yapmak yanlış olur. Aynı alanda birbirine çok zıt yapılar ortaya çıkar ve dönüşüm anlamını kaybeder. Ancak, genişlemeye elverişli projeler yapılması, aynı bölgedeki yatırımcıların birbirlerinden görüş alarak ilerlemesi, yatırımcıların bir araya gelerek çalışmalar yapması ya da master planlar dahilinde hareket edilmesi başarılı işler ortaya çıkaracaktır” dedi. Babaoğlu, Haliç için Alman şehir plancısı Prof. Dr. Albert Speer’e bir master plan hazırlattıklarını söyledi.

Kentsel dönüşümün en gerçekçi anlamının -toplumsal ve ekonomik boyutları olan bir yaklaşım- olduğunu belirten Babaoğlu, bu tür çalışmalarda özel sektör, sivil halk ve kamu paydaşlarının bir arada olmasının en gerçekçi projeleri ortaya çıkaracağını vurguladı. Amplio, kentsel dönüşüm projesi Haliçenazır’ı, daha önce yatırımını gerçekleştirdiği Hilton Garden Inn İstanbul Golden Horn Oteli’ni kucaklayan bölgede inşa edecek. Drew Carr-Ellison: “Bio şehirler geliştiriyoruz”Kentlerin yaşam kalitesinin nasıl yükseltilebileceğinin konuşulduğu oturumda Bio City Development Company COO’su Drew Carr-Ellison şunları söyledi: ’’Bio şehirler geliştiren bir firma olarak vizyonumuz insanların ihtiyaçlarını karşılayacak ve insanlara hizmet edecek çalışmalar yaparak sürdürülebilir ekonomik bir kalkınma sağlamak.

Dört yıllık bir süre içinde, Bio Istanbul projemizde insanların yaşamaya ve çalışmaya başlamasıyla, Türkiye pazarında bu vizyonumuzu kanıtlayacağız. Başarılı olan karma-kullanımlı projeler, kendi içlerinde yaşayan bir topluluk yarattıkları gibi, etraflarındaki mahalle ve şehrin bütünüyle entegre olanlardır” dedi.Kent kavramına yeni bakış açısıSiemens’in İnovasyon sponsorluğunda Türkiye’ye gelen İtalyan mimar, mühendis, eğitimci ve aktivist Carlo Ratti, akıllı kentlerle ilgili bir sunum yaptı. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde (MIT) öğretim görevlisi olarak çalışan Carlo Ratti, enstitü içinde 2003 yılında kurduğu SENSEable City Laboratuvarı’nın (Akıllı Şehir Laboratuvarı) yöneticisi. Canlılar gibi şehirlerin de hissedebildiğini ve karşılık verdiğini savunan Ratti, laboratuvarında yeni teknolojilerin şehir hayatını, tasarımını ve şehircilik anlayışını nasıl etkilendiği hakkında araştırmalar yapıyor, sensörlerin ve elektroniğin çevre ve mimariyle ilişkisini inceliyor.

Amerikan Wired dergisi tarafından dünyayı değiştirecek 50 isimden biri seçilen Ratti yeni sensör ve elektronik araçlarla “kent” kavramına yeni bakış açısını Zirve katılımcılarıyla paylaştı. Zirvede yenilenebilir enerji konusu RSB Yapı Mühendislik Mimarlık’tan Ruhi Bayık’ın moderatörlüğünde Has Mimarlıktan’tan Ayşe H. Erktin, Form Şirketler Grubu Yürütme Kurulu Başkanı Tunç Korun ve Marmara Üniversitesi Yeni teknolojiler Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar’ın katıldığı bir panelde tartışıldı. Zirvenin ikinci gününde Dünya Yeşil Binalar Konseyi Politikalar Direktörü James Drink Water, yeşil bina politikaları hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Türkiye’nin başarılı yeşil bina projeleri arasında yer alan Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Binası, TAV’ın Medine Havalimanı Projesi, Maslak 42, Bir Yalı projesi ve Nef’in yeşil projeleri tanıtıldı.

Zirvenin kapanış sunumu ise Sürdürülebilir Eğitim Yapıları üzerine Feilden Clegg Bradley Studios Ian Taylor yaptı. Akçansa, Safkan Çimento için ‘Çevre Etiketi’ almaya hak kazandıAkçansa, ürünlerin tüm yaşam döngüsündeki çevre performansını gösteren uluslararası bir sembol olan Çevre Etiketi’ni almaya hak kazanarak, sürdürülebilirlik ve çevre politikasının altını bir kez daha çizdi. Akçansa, Türkiye’de köprü, baraj, konut, altyapı gibi projelerinde kullanılan çimento tipi CEM I 42.5R ve birçok prestijli projede tercih edilen inovatif ürünü ‘Safkan Çimento’yu, bundan böyle IBU tarafından verilen Çevre Etiketi ile pazara sunacak. Çevre Etiketi, ürünlerin tüm yaşam döngüsündeki çevre performansını gösteren bir beyan olarak kabul ediliyor.

Sürdürülebilirlik anlayışıyla çimento sektöründe liderlik rolü üstlenen ve sektörde ilk sürdürülebilirlik raporlaması yapan şirket olan Akçansa, Çevre Etiketi ile ürünlerinin çevre performansını bütünsel bir yaklaşımla şeffaflık politikası kapsamında ortaya koydu. Yeşil Bina Zirvesi’nde ÇEDBİK’in sürdürülebilirliğe olan katkılarından dolayı teşekkür ödülü takdim ettiği Akçansa’nın, sürdürülebilirlik ve çevre politikasının bir sonucu olan bu gelişme, ilk kez şirketin sponsorluğuyla Zirve’de kamuoyuna duyuruldu. VitrA ve Artema’ya ödülVitrA ve Artema markalarıyla hizmet veren Eczacıbaşı Yapı Gereçleri, Zirve’de verilen ‘Sürdürülebilirlik Teşvik Ödülleri’ kapsamında, bütünsel sürdürülebilirlik çalışmaları ve özellikle geçen yıl oluşturduğu Yeşil Banyo Çözümleri referans kataloğuyla ödüle layık görüldü.

Üretim, tasarım ve yönetim süreçlerinde doğal kaynakları koruma sorumluluğunun bir yansıması olarak hazırlanan çalışma, yapı sektöründe yeşil bina sertifikasyonları konusundaki kapsamlı çalışma olarak gösterildi. Yeşil Banyo Çözümleri kataloğunda, VitrA ve Artema’nın ürünleri, binaları çevresel etkilerine göre değerlendiren ve dünya çapında kabul gören sertifikasyon programları LEED, BREEAM, DGNB bağlamında inceleniyor. Eczacıbaşı Yapı Gereçleri’nin yapılarda suyun en çok kullanıldığı banyolara yönelik çözümleri, yeşil bina tasarlamak isteyen mimar ve mühendisler için rehber niteliği taşıyor. Aynı zamanda katalog Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu’nun, üretim, tasarım ve yönetim politikalarında da sürdürülebilirlik anlayışı olarak benimsediği Blue Life’a ve yenilikçi çalışmalarını sürdürdüğü VitrA İnovasyon Merkezi’nde hayata geçirilen örneklere de yer veriliyor.

AKG Gazbeton, çevreci ürünleriyle Zirveye sponsor olduSürdürülebilir üretimi, EPD Belgesi ve yenilenebilir enerjiye sağladığı katkılarla, yeşil projelerde tercih edilen markalar arasında yer alan AKG Gazbeton, çevreci ürünleriyle Zirveye sponsor oldu. Zirvede, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Görevlilerinden Dr. Berrin Çakmaklı, Yozgat yakınlarında hayata geçen Kerkenes Eco-Center’da, gazbeton ile oluşturulan melez yapılarda, gazbetonun eko-merkezler için önemli bir alternatif malzeme olduğuna da değindi. Yapı sektörüne katma değer yaratırken insan hayatına konfor sağlayan AKG Gazbeton ürünleri birçoğu yeşil bina sertifikası sahibi olan projelerde tercih ediliyor. Üretimiyle gelecek nesillere yaşanabilir ekolojik bir çevre bırakmayı hedefleyen AKG Gazbeton, binalara yüzde 59’a varan enerji verimliliği sağlayan ürün yelpazesi ile tercih ediliyor.

Alman IBU kuruluşu onaylı Çevresel Ürün Beyanı EPD Belgesi’ne de sahip olan AKG Gazbeton, üretim sırasında oluşan gazbeton firelerinin değerlendirilerek yeniden üretime kazandırılması konusunda projeler geliştiriyor. Hammadde tüketimini azaltan proje Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) tarafından destek alan ilk çevre projesi olma özelliğini de taşıyor. AKG Gazbeton, Kırıkkale İşletmesi’nin enerjinin verimli kullanılması konusunda yaptığı çalışma ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü tarafından bu yılın ocak ayında düzenlenen Enerji Verimliliği Fuarı’nda da ödüle de layık görülmüştü.“Yeşil Okullar” projesinin Türkiye ayağı tanıtıldıTürkiye’de Yeşil Dönüşümün lideri ÇEDBİK bugüne kadar sürdürdüğü bilinçlendirme çalışmalarına bir yenisini ekledi ve Cape Town Dünya Yeşil Binalar Konseyleri Kongresi’nde “Yeşil Okullar” anlaşmasına imza atarak Türkiye’yi projeye dahil olan 29 ülke arasına soktu. Yeşil Okullar projesi, öğrencilerin sağlıklı, güvenli ve daha verimli binalarda eğitim alabilmesi temeline dayanan uluslararası çok paydaşlı bir proje.

Projenin amacı, daha sağlıklı binalarda eğitim alan, bu sayede akademik açıdan daha başarılı, daha sağlıklı nesiller yetişmesine katkı sağlamak. ‘Sürdürülebilir Eğitim Yapıları -Türkiye\\\\\\\’de neler yapılabilir?’ başlığı altında Uluslararası Yeşil Okullar projesinin Türkiye temsilcisi olan ÇEDBİK Başkanı Dr. Duygu Erten. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü İnovasyon Merkezi Direktörü Gökhan Yücel, Çinici Mimarlık’tan Can Çinici ve Hatırlı Mimarlık’tan Nazan Çapoğlu Yeşil Okulları konuştu. Erten, ÇEDBİK olarak uluslararası bu girişimin bir parçası olmaktan büyük memnuniyet duyduklarını ve bu konuda Türkiye’de liderlik ederek eğitim sektöründe yeşil dönüşümün önünü açacaklarını belirtti.

Türkiye’nin ilk Ulusal Yeşil Bina Sertifikası’nın lansmanı yapıldıZirve’de gerçekleşen bir diğer önemli etkinlik ise, Ulusal Yeşil Bina Sertifikası’nın lansmanıydı. Bina ve yerleşimleri çevresel etkilerine göre değerlendiren sistemler, hedeflenen yeşil dönüşüm sürecinde önemli rol oynuyor. Geçtiğimiz yıl TC. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’yla imzalanan protokol sonrası çalışmalarına hız verilen Ulusal Yeşil Bina Sertifikası, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasına destek vermeyi amaçlıyor. 100’ün üzerinde akademisyen, enstitü temsilcisi, şirket ve STK’nın katılımıyla şekillenen ve pilot proje çalışmaları devam eden Yeşil Bina Sertifika sistemine dair detaylar Zirvede açıklandı. Yeşil Binalar Zirvesi’nin kapanışında verilen ÇEDBİK Sürdürebilirlik Teşvik ödüllerini Akçansa, Eczacıbaşı Yapı Gereçleri, Garanti Bankası, TMB ve Eko IQ aldı.

Kaynak: http://www.dunyainsaat.com.tr/haber/yesil-bina-sektoru-istanbulda-bir-araya-geldi/6697